11 Temmuz 2017 Salı

KLASİK ( TEPKİSEL ) KOŞULLANMA YOLUYLA ÖĞRENME ( İVAN PAVLOV )


  • İvan Pavlov 1849-1936 yılları arasında yaşamış Rus Fizyoloğudur. Köpeklerin sindirim sistemleri ile ilgili yapmış olduğu bir araştırmada köpeklerin henüz yiyecekler gelmeden önce salya salgıladıklarını görmüş, bu durumun bir başka uyarıcıdan dolayı gerçekleştiğini fark etmiştir. Daha sonra bu durumu kontrollü bir ortamda gözlemeye karar vermiş ve klasik öğrenme kuramını geliştirmiştir.
KLASİK KOŞULLANMA SÜRECİ




DİKKAT! BU SÜREÇTE ZİL SESİ, BAŞLANGIÇTA NÖTR UYARICI İKEN, ETLE ( KOŞULSUZ UYARICI) EŞLEŞMESİ SONUCUNDA KOŞULLU UYARICI HALİNE DÖNÜŞMÜŞ OLUP ÖĞRENME (KOŞULLANMA) GERÇEKLEŞMİŞTİR.










KLASİK KOŞULLANMA SÜRECİ ÖRNEK


Tepkisel Koşullanma İlkeleri

Bitişiklik: Koşullu uyarıcı ile koşulsuz uyarıcı arasındaki zaman. Kısa olmalı Pavlova göre yarım ya da bir saniye ara ile verilmeli. (Zil + ( yarım saniye) Et = salya Zil = salya)

Habercilik ( Uyarıcıların Sırası ): Koşullu uyarıcının koşulsuz uyarıcıyı çağrıştırması , haber vermesi durumu. (Zil etin geleceğini haber verecek eşikte olmalı)

Olumlu Habercilik ( İleriye Doğru Koşullanma ) ( Robert Rescorla): Koşullu uyarıcı koşulsuz uyarıcının geleceğini haber verir. (Zil , etin geleceğini haber verir)

Olumsuz Koşullanma ( Geriye Doğru Koşullama ) ( Robert Rescorla): Koşullu uyarıcının , koşulsuz uyarıcının sonlandığını, bittiğini haber vermesi. (Zil, dersin bittiğini haber verir)

PekiştireçDoğal ( koşulsuz Uyarıcı ) - “Et” = Birincil pekiştirec “zil” = İkincil pekiştirec

Sönme ( Deneysel çözülme ): Doğal uyarıcının uzun süre verilmemesi sonucunda, koşullu  uyarıcıya karşı tepkinin zaman içinde ortadan kalkması  (Zilin ardından uzun süre et verilmez ise, zaman içinde “zile” salya akıtılmaz;)    

Kendiliğinden Geri Gelme:   Uzun süre sonra koşullu uyarcıyla karşılaşan organizmanın azda olsa tepki vermesi (Sönmenin gerçekleşmesinden sonra , verilen zilin salya akıtılması. Ömrü uzun değildir)      

Uyarıcı Genellemesi ( Genelleme ): Bir uyarıcıya verilen tepkinin, ona benzer diğer uyarıcılara da verilmesi durumudur. (Hemşireden korkan çocuğun, tüm beyaz önlüklülerden korkması)

Ayırt Etme: Uyarcı genelmesinin tersidir. (Çocuğun tüm beyaz önlüklüler içinde , sadece hemşireden korkması durumu)

Gölgeleme: Koşulsuz bir uyarıcıyla aynı anda eşleşen İki nötr uyarıcıdan sadece birisine koşullanma. Daha çok şiddetlisine koşullanılır. (Zil ile ışığın aynı anda verilip peşinden etin sunulması sonucunda , köpeğin sadece zile tepki vermesi durumu, zira zil daha güçlü çaldığı için)


TEPKİSEL KOŞULLANMAYI ORTADAN KALDIRMA YÖNTEMLERİ

Sönmesini Bekleme: Uzun süre koşullu uyarıcıdan sonra koşulsuz uyarıcı verilmez ise davranış gittikçe azalır ve söner. (- Oyuncak elde etmek için sürekli ağlayan çocuğa hiçbir seferinde oyuncak vermezseniz zaman içinde davranış söner)

Sistematik duyarsızlaştırma: Korkuların giderilmesinde uygulanır. Organizmanın korku duyduğu uyarıcıya kademe kademe yaklaştırılmasıyla gerçekleştirilir. Daha çok uzmanlar tarafından terapi şeklinde yapılır. Sistematik duyarsızlaştırma karşıt koşullanmayı içerir. (Denizden korkan Ali denize aşama aşama alıştırılır.)

Karşı karşıya getirme ( maruz bırakma – taşırma): Organizma korku duyduğu nesneyle aynı ortamda tutularak dav davranış söndürülmeye çalışılır. (Karanlıktan korkan çocuk karanlık odada tutularak karanlığa alıştırılması sağlanır.)

Karşıt Koşullama: Kişinin istemediği bir durumla istediği durumun aynı anda verilmesiyle , istemediği duruma alıştırılması sağlanır. (Matematik dersinden nefret eden öğrenci, çok sevdiği öğretmeninin bu derse girmeye başlamasından sonra matematiği de sevmeye başlamıştır)

İtici Uyarıcıya Koşullama ( İtici Uyarıcıyla Davranış Kontrolü ): Organizmanın olumlu tepki gösterdiği uyarıcıyla birlikte, rahatsızlık veren bir uyarıcının ilişkilendirilmesi sonucunda olumlu tepkinin ortadan kalkması durumu. (*Sigara içen birisinin, sigarayla birlikte mide bulantısına yol açan bir ilaç verilmesi sonucunda, sigaradan vazgeçmesi. * Sevdiği bir kızın yanında nefret ettiği bir delikanlıyı birkaç kez gören kişinin artık kızı da sevmemeye başlaması. *Yaşı geçmiş olmasına rağmen hala emzik emen çocuğun emziğine acı biber sürülmesi)







8 Temmuz 2017 Cumartesi

KLASİK KOŞULLAMA ÖRNEKLERİ

Örnek 1:
Nötr Uyarıcı: Kola sesi Koşulsuz
Uyarıcı: Kola Koşulsuz
Tepki: Kola görünce içme isteği
Koşullu Uyarıcı: Kola sesi
Koşullu Tepki: Kola sesini duyunca kola içme isteği

Örnek 2:
Nötr Uyarıcı: Derse giriş zili
Koşulsuz Uyarıcı: Öğretmenin 10 dakikalık aradan sonra sınıfa geri dönün demesi
Koşulsuz Tepki: Çocukların 10 dakika sonra sınıfa geri dönmesi
Koşullu Uyarıcı: Derse giriş zili
Koşullu Tepki: Çocukların zil sesini duyar duymaz sınıfa girmesi

Örnek 3:
Nötr Uyarıcı: Otobüs
Koşulsuz Uyarıcı: Otobüsün manevraları
Koşulsuz Tepki: Mide Bulantısı
Koşullu Uyarıcı: Otobüs
Koşullu Tepki: Otobüs görünce mide bulantısı

Örnek 4:
Nötr Uyarıcı: Bebek arabası
Koşulsuz Uyarıcı: Bebeğin bebek arabasına binmesi
Koşulsuz Tepki: Dışarı çıkmasına sevinmesi
Koşullu Uyarıcı: Bebek arabası
Koşullu Tepki: Bebek arabasına binince dışarı çıkacağım diye sevinmesi

Örnek 5:
Nötr Uyarıcı: Öğretmen
Koşulsuz Uyarıcı: Öğretmenin tokatı
Koşulsuz Tepki: Tokat yiyince canının yanması
Koşullu Uyarıcı: Öğretmen
Koşullu Tepki: Öğretmen görünce korkması

kaynak:http://berkayarikann.weebly.com/uploads/5/0/0/6/50069833/serra_%C3%96dev.pdf

KLASİK KOŞULLAMA NEDİR?

KLASİK KOŞULLAMA

  • Pavlov’un, köpeklerin mide ve tükürük salgılarını çalışırken köpeğin henüz eti görmeden deneyi yapan kişinin ayak seslerini duyduğunda salya salgılaması, dikkatini çekmiştir.
  • Pavlov deneyini laboratuar koşullarında yapmıştır.
  • Köpeğin tükürük bezi kanalına ameliyatla bir tüp bağlamış ve ses geçirmez bir deney hücresine koymuştur.

KOŞULLAMA SÜRECİ

  • Pavlov önce metronomla ses vermiş, köpek bu uyarıcıya sadece başını çevirmiş, kulaklarını dikmiştir.
  • Sesi verdikten hemen sonra et tozu içeren bir eriyik vermiştir.
  • Ses ile et tozunu birkaç kez art arda verdikten sonra, sesi tek başına verdiği durumda da salya tepkisinin meydana geldiğini görmüştür.

KOŞULLAMA SÜRECİ

Et= Koşulsuz uyarcı
Salya= Koşulsuz tepki
Etle ilişkili olmayan ses= Nötr uyarıcı
Koşulsuz uyarıcı ile birlikte verilerek onun etkisini kazanması sağlandıktan sonra tek başına ses verildiğinde, meydana gelen salya salgılama tepkisi = Koşullu tepki 
Zil= Koşullu uyarıcı

KOŞULLAMA İLKELERİ

  • Bitişiklik 
  • Bilgilendiricilik 
  • Pekiştirme 
  • Sönme 
  • Genelleme 
  • Ayırt etme

Bitişiklik:

  • Koşullu ve koşulsuz uyarıcıların verilme zamanlarının birbirine yakın olması önemlidir.
  • Koşullu uyarıcı, koşulsuz uyarıcıdan yarım saniyelik bir süre önce verildiğinde en etkili koşullama oluşur.
  • Koşullu ve koşulsuz uyarıcıların art arda verilmesi durumuna “bitişiklik” adı verilmektedir.

Habercilik:

  • Klasik koşullamanın meydana gelebilmesi için koşullu uyarıcının, kendisinden sonra koşulsuz uyarıcının geleceğine ilişkin haber verici olmalıdır.
  • Yani önce ses (Koşullu uyarıcı) sonra et (Koşulsuz uyarıcı) verildiğinde koşullama meydana gelmektedir.
  • Ses etin geleceğinin habercisi olmakta böylece köpeği sese koşullamak kolaylaşmaktadır.
  • Tersi olduğunda ya hiç koşullama olmaz ya da çok zor gerçekleşir.
Koşullu uyarıcının ve koşulsuz uyarıcının veriliş sırasına göre: 
  • İleriye Koşullama 
  • Olumlu Habercilik 
  • Geriye Koşullama 
  • Olumsuz Habercilik oluşmaktadır.

Pekiştirme:

  • Koşulsuz uyarıcının meydana getirdiği etkidir.
  • Koşulsuz tepkiyi (salya) meydana getiren koşulsuz uyarıcıya (et)=birincil pekiştireç 
  • Koşullu tepkiyi meydana getiren koşullu uyarıcıya (ses)= ikincil pekiştireç
  • Klasik koşullamada pekiştireç tepkiye bağlı olarak verilmez.

Sönme: 

  • Koşullu uyarıcı (ses) tek başına koşullu tepkiyi (salya) meydana getirdikten sonra uzun süre koşulsuz uyarıcı (et) olmadan, koşullu uyarıcı (ses) tek başına verildiği zaman bir süre sonra koşullu tepkinin (salya) azaldığı ve yok olduğu görülür.
  • Koşullu uyarıcının artık tek başına koşullu tepkiyi oluşturamamasına SÖNME denir.

Genelleme:

  •  Ses ve et yeterince birlikte verilerek ete karşı yapılan tepki (salya) tek başına ses verildiğinde de orijinal sese benzer farklı tonda seslere de aynı tepki gösterilmektedir. 
  • Verilen sesler orijinal sese ne kadar benzerse o derece tepki verilir ya da tepki azalır.

Ayırt Etme:

  •  Genellemenin tersi ayırt etmedir.
  • Ayırt etmede, genellemenin tersine organizmanın koşullama sürecinde kullanılan koşullu uyarıcıyı diğerlerinden ayırt ederek tepkide bulunma eğilimidir.
  • Koşullu tepkinin, tek bir koşullu uyarıcıya karşı meydana gelmesidir.

kaynak: https://acikders.ankara.edu.tr//pluginfile.php/537/mod_resource/content/2/11._hafta-Davranisci_Yaklasimda_Ogrenme_Kuramlari.pdf